Cuma, Ekim 27, 2006

Yücetepe Kır Gazinosu (Aya Yorgi)

İstanbul Büyükada’ya gidip Aya Yorgi kilisesinin bulunduğu Yücetepe’ye tırmanmayı başarmışsanız, artık kendinizi tepedeki Kilisenin hemen yanında bulunan Yücetepe Kır Gazinosunda ödüllendirmenin zamanı gelmiştir. Mekân, İsmail Kulak tarafından 1978’de kurulmuş. 92’den bu yana da kızı Naciye Kuru ve eşi tarafından işletiliyor. Aslen Artvin’li olan aile 61’den bu yana Ada’da yaşamakta. Bu sebeple Naciye Hanım lokantasında kullandığı malzemeleri Büyükada’dan temin ederek Ada ekonomisini desteklemeye çalışıyor. Menüde yer alan özel Yücetepe şarabı ise Bozcaada’dan geliyor.

Menünün ağır topları ızgara köfte, sucuk ve şiş. Ama salatası, peynirli üçgen böreği ve altın sarısı renginde elle doğranmış anne patatesi de harika, mutlaka tadılmalı. Köfte, dana etinin döş ve but kısımlarından hazırlanıyor. İçinde klasik ev köftesi malzemeleri kimyon, karabiber, tuz, soğan, ekmek ve yumurta yer alıyor. Masaya gelirken üstüne biraz da kekik serpiştiriliyor.

Geçmişte Yücetepe’nin müşterilerinin iyi bildiği ilginç bir ritüeli de vardı. Mekâna gelir masanıza otururdunuz. Ardından masadan bir kişi mutfağa giderek kapının önünde sıraya girer, mutfaktan siparişlerinizi alıp elinde büyük, yuvarlak, metal bir tepsi ile yiyeceklerinizi getirirdi. Hatta kapının önünde uzun bir kuyruk oluştuğu zamanlarda sıra ile bekleme bile yapar masada tam bir ekip ruhu yakalardınız. Şimdilerde ise Naciye Hanım kadroyu genişleterek bu meşakkatli ama aslında bir o kadar da keyifli ritüeli müşteri memnuniyeti adına kaldırmış.

Büyükada’nın çevresini 360’ seyredebileceğiniz müthiş bir manzarası olan Yücetepe’nin yaz aylarında mehtaplı gecelerde de keyfi bir başka oluyor. Tüm bu keyfe karşılık ödediğiniz hesap da çok makul, verdiğinizin paranın karşılığını tam anlamıyla alıyorsunuz.




Yücetepe Kır Gazinosu (Aya Yorgi)

Mutfak

Naciye Kuru ve Ekibi
Aya Yorgi'ye TırmanışKilise

360' Marmara


Perşembe, Ekim 19, 2006

Köfteci Ramiz

Ağzımın Tadı'nda 3K önerisinde bulunmak isteyen konuk yazarlara da yer veriyorum. İlk konuğum arkadaşım Senem Tamer. Kendisinin güzel yazısı ile işte meşhur Köfteci Ramiz. Teşekkürler Senem :)

Manisa-Akhisar çarşı içindeki ilk yeri yine Akhisar’da şehirlerarası yol üzerine açılmış büyük restoranı, İstanbul Levent Çarşı içerisinde açılmış modern konsepti ile Köfteci Ramiz eski-yeni- modern sentezini tadından hiç bir ödün vermeden devam ettiren yegane bir yer benim için... Ufak bir kız çocuğuyken akraba ziyaretleri ya da şehirlerarası seyahatlerimizde aldığım bu tadı, şimdi benimde yaşadığım İstanbul’a taşınmasını sağlayan babası ve amcalarının destekçisi, üçüncü kuşak torun Ramiz Taşkınlar’ın ağzından aldığım detaylarla aktarmaya çalışacağım.

Köfteci Ramiz 1928 senesinde kurulmuş, ilk dükkân Akhisar çarşı içinde Çukurmeyhane sokağındaki dükkan. Bugün Akhisar İzmir karayolunda ve İstanbul Levent’de birer şube var. İstanbul’da ki şube 2006'da faaliyete geçmiş. Ne tesadüftür ki Akhisar’da da İstanbul’da da kapı numarası 35, aynı benim gibi İzmirli :)

Köfte tarifi Yugoslavya’nın tava pideli köftesi. Tarifleri 1928'den beri aynı. Köftede sadece dana eti kullanıyorlar. Köftede karbonat, baharat, kuyruk yağı gibi ek malzemeler kesinlikle yok. İyi köfte yemekten sonra mideyi rahatsız etmeyen köftedir diyor torun Ramiz, bu köfte de aynen öyle.

İstanbul’daki şubeye köfteler günlük olarak Akhisar’dan geliyor. Sağ olsunlar biz plaza insanlarının zaman mefhumunu düşünerek köfteleri siparişin ardından 12 dakika da masaya getirmeye çalışıyorlar. Birde salata barı var ki sormayın envayi çeşit ve kombinasyonu kendi ellerinizle ve istediğiniz kadar yeme imkânı sunuyor. Ayrıca kullanılan peynirler, zeytin, zeytinyağı da yine Akhisar’dan, almak isterseniz şubede bunlara özel bir köşede var. Tatlılarından tulumba tatlısı da meşhur. Balıkesir höşmerim tatlısı ve Kemalpaşa tatlısı da yemeye değer.

Whitesnake grubu, Pink, Vaya Con Dios, Blues Brothers gibi ünlü müşterileri de var. İstanbul’a geldiklerinde Ramiz köftelerinden yemişler, Ramiz ürünlerini yanlarında götürmüşler.

Biz de Hakkı Dayı ile İstanbul’daki şubede bu tadı tekrardan almış olmanın keyfine tekrar vardık ve Torun Ramiz ile bir anı fotoğrafı çektirmeyi de unutmadık. Gidilen her restoranda istenecek özel bir lezzet yada spesiyal vardır, Köfteci Ramiz’de ise buna gerek kalmadan bütün müşterilerine aynı kaliteli yemek,hizmet ve güler yüz sunuluyor. Onun için sizde ziyaretinizde köftenizi sipariş edin ve kendinizi bu deneyimli ellere bırakın... Afiyet Olsun :)

Akhisar Ramiz
İstanbul Ramiz


Köfteci Ramiz

Ramiz fotoğraflarının devamı...

Salata Bar

İstanbul Ramiz'de Satılan Yerel Ürünler Konuk Yazarım Senem ve Torun Ramiz Anılardan Bir Fotoğraf

Ramiz ve Pink

Pazar, Ekim 15, 2006

Kebapçı Enver Usta

Daha önce yine Beyoğlu Tünel’de Rasim Ocakbaşı’nı bir ortağı ile işletmiş olan Enver Usta 1992’de de şu an işlettiği kendi kebapçısını açmış. Lokantanın demirbaşı, garson Ahmet Bey de 8 senedir burada.

Aslen Antepli olan Enver Usta’nın İstanbul’da hizmet veren yörenin diğer kebapçılarından farklı olarak lahmacun, içli köfte, Gavurdağ salatası gibi yöreye özgü yiyeceklere yer vermemiş. Menüde de tavuk eti önemli bir ağırlığa sahip. Masaya oturduğunuzda Ahmet bey sofraya hemen 1 tabak domatesli, hafif acılı, kıymalı bulgur pilavı ve Sütaş’ın tepsi yoğurdunu getiriyor. Siz bunların tadına doyamazken de siparişleriniz hazırlanıyor. Ana menüde Adana kebap, şiş kebap, tavuk şiş, tavuk kanat ve mekânın spesiyali Tavuk beyti bulunuyor. Tavuk beyti Enver Usta’nın özel buluşu, içinde çeşitli baharatların yanı sıra ceviz de bulunuyor.

Mekan Tünel’in hemen arkasındaki ıssız sokakta eski bir apartmanın bodrum katında yer alıyor. Bu seneye kadar tabela bile asmaya gerek görmeyen Enver Usta’yı müdavimlerinden birini tanımıyorsanız bulmanız pek de mümkün değildi, bulsanız da demir kapısını açmaya cesaret eder miydiniz bilemem ama bundan sonra ederseniz pişman olmazsınız.